19 MAYIS 100 NCÜ YIL BİLDİRİSİ

19 MAYIS 100 NCÜ YIL BİLDİRİSİ haberinin gerçek görüntüsü.

Yazdır

2019-09-27 14:05

19 Mayıs 1919 Yüzüncü Yıl Bildirisi,

Bugün Ata’mızın 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a çıkışının 100ncü yılını kutluyoruz. Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız Kutlu Olsun.

19 Mayıs 1919 tarihi, Türk milletinin tarihinde büyük bir geleceğin ve inkılabın ilk adımı ve başlangıcı olması nedeniyle bayraklaşarak ölümsüzleşmiştir.

19 Mayıs 1919 “ Şark Meselesi” adı altında yok edilmek istenen Türk Milletinin adeta yeniden var oluş destanının yazılmaya başlandığı tarihtir.

19 Mayıs 1919, Milli Mücadeleyi, milli bağımsızlığa dönüştüren, geri kalmışlığı, sömürüyü, bağımlılığı kıran, Türk Milletini tam anlamıyla bağımsızlaştırma, geliştirme, çağdaşlaştırma ve demokratikleştirmeye sevk edecek olan sürecin bir başlangıcıdır.

Milletlerin geçmişlerinde onların kaderlerini değiştiren, geleceklerini aydınlatan, toplumu bütünüyle kavrayarak köklü bir değişim ve gelişme, yeni bir yapı ve oluşuma yönelten, önemli olaylar ve tarihler vardır. Bu tarihler ve olaylar eğer, bir büyük inkılabın, parlak geleceğin hareket noktası, başlangıcı olabilmişlerse gittikçe önem kazanarak bayramlaşır ve kalıcı hale gelirler.

Milli Mücadele içerisinde 19 Mayıs 1919, büyük bir inkılabın ilk adımı olması münasebetiyle “19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı” olarak ölümsüzleşmiştir.

İşte 19 Mayıs 1919 tarihi, onursuz ve zillet altında yaşamaktansa, onurluca ölmenin esas alındığı, kendisinden sonra cereyan eden olaylar zincirinin başlangıcı olan, karanlık bir dönemde aydınlık bir tarihtir.

17nci yüzyıl sonlarından itibaren Osmanlı İmparatorluğunun parçalanması ve paylaşılması yönündeki çabalar, 10 Ağustos 1920 Sevr Anlaşmasına kadar devam etmişti.

Viyana Kongresinde “ Şark Meselesi” adıyla yeniden ortaya atılan proje, 20nci yüzyılın başında “Türkler Avrupa’dan silinmelidir. Hatta Küre-i arzdan kaldırılmalıdır.” Sözüne kadar gelmişti.

Ancak Avrupa’nın hesap edemedikleri bir Mustafa Kemal vardı.  O Beyrut’ta şunu söylüyordu. “Asıl mesele yıkılmak üzere olan imparatorluktan bir Türk Devleti çıkartmaktır.”

Mustafa Kemal Paşa’nın bu düşünce ile Anadolu’da başlattığı hareket tamamen Türk Milletine dayanıyordu ve bunu “Ben 1919 senesi Mayıs ayı içerisinde Samsun’a çıktığım gün elimde hiçbir kuvvet yoktu. Yalnız büyük Türk Milletinin asaletinden doğan ve benim vicdanımı dolduran yüksek ve manevi bir kuvvet vardı. İşte ben bu milli kuvvete, Türk Milletine güvenerek yola çıktım.” Diye açıklıyordu.

İşte bu manevi güçle 19 Mayıs 1919 yılında teşkilatlana Türk Kurtuluş Savaşı,  sadece “Ata Yurdu” ele geçirmek, paylaşmak isteyen sömürgecilere karşı yürütülen bir savaş değildi. Onlarla birlikte olan ülkedeki işbirlikçilerine karşı da yürütülen bir savaştı ve milli bağımsızlığı eyleme dönüştürecek, Türk Milletini tam anlamıyla bağımsızlaştırma ve çağdaşlaştırma amacıyla başlatılmıştı.

 

İşte bundan dolayı;

19 Mayıs 1919 yıkılan çok unsurlu bir imparatorluktan, yeni Milli bir Türk Devletinin hayat bulduğu mümtaz bir tarihtir.

19 Mayıs 1919, Samsun’da başlayan, Amasya’da filizlenen, Erzurum ve Sivas’ta hayat bulan bir inancın şahikaya yükseldiği gündür.

19 Mayıs 1919, Anadolu’da yeşerecek Türkiye Cumhuriyeti filizinin toprakla kavuşması, özgürlüğe susamış Türk’ün kana kana içmesidir.

19 Mayıs 1919, Kurtuluş savaşının ilk adımı, hürriyet ve istiklalin ilk haykırışıdır.

19 Mayıs 1919, Türk ufuklarında bağımsızlık güneşinin doğduğu gündür.

19 Mayıs 1919 ezelden beri var olan, esir olmayan Türk’ün tarih sahnesindeki yeni şahlanışı, taze bir fidan gibi göğe yükselişidir.

19 Mayıs Türkiye Cumhuriyeti ile özleşen ulu önder Atatürk’ün “Ben bugün doğdum.” Dediği muhteşem bir gündür.

Atam;

Vatan işgal olsa da, ordular dağılsa da, gafletler ve delalet dört bir yanı sarsa da, ihanetler arşa yükselse de, damarlarımızdaki özgürlük ve vatan aşkının askerleri olmaya ant içiyoruz.

Bizler var oldukça, vatan kutsal emanet, hür ve çağdaş gelecek namustur.

Rahat uyu, eserin emin ellerde.

Bu güzel günde Bandırma vapuru ile Samsuna çıkan kahramanlar başta olmak üzere bütün şehitlerimiz önünde saygı ve şükranla anıyor, minnetle eğiliyoruz.

Milletimize armağan ettiğin bu eşsiz bayram için sana minnettarız Ulu Atatürk.

                                                                                                                               TÜRK HAREKETİ